13 Eylül 2011 Salı

İstanbul Fashion Week 3.Gün Defileler


3. Güne karma defilesi ile başladık.3 yetenekli tasarımcı sırayla koleksiyonlarını biz moda severler ile paylaştılar.İlk olarak podyumda Seda Zoroğlu'nun koleksiyonunu izledik.Defileye eşlik eden perküsyon grubu canlı performansıyla günün ilk saatlerini hareketlendirip, dinamik bir şekilde güne başlamamıza da yardımcı oldular doğrusu.

Karma defilesinde izlediğimiz Seda Zoroğlu'nun koleksiyonundaki jean tasarımların çoğunu bir jean tutkunu olarak beğendim, beyaz bluzlar da kesim olarak gayet şık ve alınası görünüyorlardı.Benim defilede beğendiğim en önemli ayrıntı ise tasarımlarla beraber kullanılan büyük kolyeler oldu, onlar olmasa koleksiyon bu kadar iyi görünmeye bilirdi diye düşünüyorum,harika birer tamamlayıcı olmuşlardı.



Şafak Tokur'da yaratıcılığını podyuma döktüğü farklı tasarımlarından oluşan koleksiyonunu sundu bizlere.Defilenin en dikkat çekici bölümü kuşkusuz başı görünmeyen mankenin podyumda belirmesiydi.İnsanın tüylerini her ne kadar diken diken eden bir görüntü de olsa bence defilelerin böyle kendine göre farklılıklara yer vermesi hoştu.


Çiğdem Akın ise 70'lerin disko dönemini podyuma taşıdı.Asimetrik yakalardan oluşan parçalar koleksiyonda en beğendiklerim oldular.Retro saçlar ve yapılan pırıltılı makyaj da koleksiyon ile bütünlük sağlamıştı.Koleksiyonda en beğendiğim parçalar ise üstte eklediklerim oldu.



Günün en merakla beklenen defilesi kuşkusuz Özgür Masur defilesiydi.Ünlülerin de oldukça ilgi gösterdiği koleksiyon Sade-ce adıyla bizlere az çok neler beklememiz gerektiğinden bahsediyordu.Ağırlıklı olarak beyazların yer aldığı defile başlamadan Zuhal Olcay'ın sesi ve görüntüsü belirdi beyaz perdede.Sade-ce koleksiyonu için seslendirdiği şarkı ile o müthiş sesini duymak çok güzeldi.Aslında en son elbiseyi belki Zuhal Olcay giyip gelir diye bir beklentiye de girmedim değil.Çıkışta şarkı çoktan Follow up Fashion'ın diline dolanmıştı bile :)
‘Beyaza boya, dön ruhuna
 Bir kez olsun anlam arama
 Seyret sen Özgür-ce
Moda haftası süresince beyaz ağırlıklı bir çok defile izledik ama renk olarak sadece beyazı kullanıp, arada dore ile bir kaç parçayı renklendiren tek isim Özgür Masur oldu.İlk başta sadece beyaz renk ile ne kadar yaratıcılık gösterebilir diye düşünsem de ,modeller teker teker podyumda yürüdükçe başarılı ve bol işçilikli bir koleksiyon olduğunu gördüm.Koleksiyonda cesur kesimli bluzlar ve elbiseler dikkat çekiciydi,içlerinden birini en iyi seçmem gerekseydi uzun bir süre düşünmem gerekirdi sanırım.


Cengiz Abazoğlu'nun Adil Işık için tasarladığı koleksiyon bu yıl ifw'de izlediğimiz en çok renk kullanılan koleksiyon oldu.Canlı renklerde uçuş uçuş elbiseler ve beraberinde kullanılan altın rengi aksesuarlar göz alıcıydı doğrusu.

Özgür Masur defilesi çıkışında tek fotoğraflık ne giydimi de eklemeden olmaz :)

4 yorum:

darkolivee dedi ki...

ekru bluzun, bordo jeanle ne güzel bir uyum olmuş rebelcim, saçların çok tatlıı...

özgür mansur konuşturmuş gene tarzını :)

deniz saatçioğlu dedi ki...

Çok tatlıydın sen o gece Rebel' cim yaa, saçların kıvır kıvır çok güzeldi, gömleğin ve pantalonun da öyle.

denizsaatcioglu.blogspot.com

gülümse dedi ki...

özgür masur ve cengiz abazoğlu'nu zaten çok seviyordum bu koleksiyonları da çok hoş olmuş gerçekten,paylaşım için teşekkürler

Unknown dedi ki...

Rebel'cim daha da belirginleşmiş buklelerinin kızıl tonu pudra pembesi şifon bluzun üzerinde çok hoş duruyor, bu uyumu pekiştiren sonbaharın en trend rengi bordo pantolonunu da çok beğendim :) Defilelerden başı olmayan manken çok sıradışı, özgür masur'un tasarımları orjinal, cengiz abazoğlu da çarpıcı geldi canım bana ;)


http://betwinus.com/

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...